Adanın yüzyıllar içinde değişerek gelen bir çok ismi vardır. KYZİKOSLU PİONESES (PROPONTİS) dalarını anlatırken Meryem Ana Manastırı nedeniyle PANGİA adının verildiğini bahseder. Marmara Adalarında tarihi incelemeler yapan GEDEON a göre Patrikhane tarafından verilen 1892 tarihli Tavsiyename de ise, adanın ismi AOUSİA şeklinde yazılmıştır. Rumlar adayı terk etmeden önce ise AFİSSİA ismini kullanmışlardır. Adanın ismi daha sonraki zamanlarda Araplar Adası olarak da anılmıştır. Yakın zamanlarda da adanın resmi adı TÜRKELİ olmuştur. Daha sonraları ve günümüzde de adanın tarihi isminin Türkçeleştirilmiş şekli olan AVŞA kullanılmaya başlanmıştır.
Adanın ilk yerli halkı hakkındaki ilk yazılı bilgiler coğrafyacı STRABON ile tarihçi PLİNİUS‘un kitaplarında bulunmaktadır. Toprak durumu yüzünden hiç bir zaman zengin olamamış bağımsız bir idareye kavuşamamış olan ada tarih içinde çevresinde hakim olan kuvvetin arkasından gitmiştir. Hristiyan din adamları için bir sürgün yeri olarak kullanılmış ve bütün orta çağ boyunca boş kalmıştır.Ada üzerinde bugün iki köy vardır. TÜRKELİ: Adanın batısında kıyı ovasının üzerinde kurulmuştur. Bütün ada için olduğu gibi bu köy içinde daha çok AVŞA ismi kullanılmaktadır.
Bu köyde, GEDEON batıl inanç nedeni ile bahsettiği TRİNİTİ kilisesinin yıkıntılarının olduğu ada Rumların eski rüzgarlarla yolundan kalan gemici yakınlarının bu yıkıntıları dolaşırlarsa rüzgarın değişebileceğine inandıklarını anlatmıştır. Adada böyle bir kilise yoktur. Köyün 1,5 km güneybatısında bir manastır kalıntısı vardır. Rumlar köyü yıllar önce terk etmişlerdir. Köyün şimdiki ahalisi yerli ve göçmen olarak tamamen Türk tür. Şarapçılık ve bağcılık geçim kaynağıdır. Ancak turizmdeki büyük patlama ile şarapçılıkta gerileme olmuştur. YİĞİTLER: Adanın doğu kıyısında yer alır.Eski adı ARAPLAR olan köyde önceden Arapların oturduklarını DAPPER anlatmaktadır. Bu insanların Arap donanmasının Bizans’ı kuşattığı (672-678) yılları arasında buralarda kışladıklarını ve Arap büyüklerinden bazılarının köyde kaldıklarından bahsetmektedir. Daha sonraları Rumlar ve onlardan sonra da Trakya göçmeni Türkler yerleşmişlerdir. Şarapçılık, bağcılık ve taşçılık ise 90-100 bin arasında değişmektedir.